Sohbetimiz Bol Olsun! - Nisan 2021

  • Deneme ( Piksel piksel ordu boztepe )

    The content cannot be displayed because you do not have authorisation to view this content.

    Ula su külüstür tabletle bile oldu ( kusura bakmayin kirlettim burayi )

    Tothenamadı

    Mesaj defa düzenlendi, son düzenleyen wriscuttern (1 Nisan 2021 21:55).

  • Deneme ( Piksel piksel ordu boztepe )

    Ula su külüstür tabletle bile oldu ( kusura bakmayin kirlettim burayi )

    Canım Ordum memleketim diye demiyorum gerçekten çok güzel bir şehir :sevgidolu:

    HEDEF HAVA HARP OKULU ✈

  • Off 6-7 sene oldu hala sol kulağım çınlıyor nedir bu çektiğim benim

  • kulak çınlamamı maskelemek için yağmur sesi felan dinliyorum rahatlatıyor ama nereye kadar.

    • Resmi Gönderi

    Selamlar herkese merhabalar. Hayırlı geceler. Dualarda kalın. Sağlık sıhhatten eksik olmayın dostlar. :I

    • Resmi Gönderi

    Adam 48 yıl önceki ilkokul öğretmenini parkta görünce, utanarak yanına yaklaşıp "hocam beni tanıdınız mı?" dedi.

    İhtiyar öğretmen:

    - Hayır tanımadım.

    Adam:

    - Hocam nasıl tanımazsınız!.. Ben ilkokul öğrenciniz M....a. Hocam sınıfımızda bir arkadaşın saati kaybolmuştu. Ben almıştım. Siz de "herkes kalksın ve ellerini tahtaya dayasın, arama yapacağım" demiştiniz. Ben utanmış ve çok korkmuştum. Sizin ve arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım diye soğuk terler döküyordum... Sizden bir komut daha geldi.

    "Şimdi herkes gözlerini kapatsın." Ortalarda bir yerdeydim. Aranma sırası bana gelmişti. Saati cebimden sessizce almış, devamla, aynı sessizlik içinde son arkadaşa kadar aramayı sürdürmüştünüz. Sonra bizi yerimize oturtup bana ve hiç kimseye hiç bir şey söylemeden saati sahibine vermiştiniz.

    Büyüdükçe içimde büyüttüm bu davranışınızı... Hocam ben şimdi 60 yaşındayım. Düşünüyorum da şu hayattaki en büyük dersi, o gün sizden almışım. Her aklıma gelişinde sarsıldım ve her aklıma gelişinde kendimi sizden kalan erdemin koruyucu gölgesinde hissettim. “Utancı bilerek yaşamak korkunç...

    Daha da korkuncu, bilerek yaşatmak.” der Edip Cansever.

    Hocam siz bana o utancı yaşatmadınız. Yaşasaydım unutur muydum, doğrusu bilmiyorum. Ama beni utandırmamanızı hiç unutmadım Hocam.

    Şimdi hatırladınız mı beni?

    İhtiyar öğretmen yan yana oturdukları bankta öğrencisine yaslanarak:

    - O olayı ertesi gün unutmuştum ben. Şimdi sen anlatınca hatırladım

    Sizlere "gözlerinizi kapatın" dediğimde ben de gözlerimi kapatmıştım. O yaştaki her çocuğun düşebileceği yanılgıya düşen öğrencime karşı içimde bir yargı oluşsun istememiştim.

    O sen miydin?

    Bilmiyordum, nasılsın ?

  • Çok iyiii ?

    • Resmi Gönderi

    butun derin deniz sondaj gemilerini g.kore liler hediye ettiler sayilir bize neredeyse 5de 1 fiyatina aldik. alimlarda olsun ve teknik destek konusunda olsun hic bir sekilde yardimlarini eksik etmiyorlar. adamlar unutmuyor ya yapilani hala unutmuyorlar.

    • Resmi Gönderi

    butun derin deniz sondaj gemilerini g.kore liler hediye ettiler sayilir bize neredeyse 5de 1 fiyatina aldik. alimlarda olsun ve teknik destek konusunda olsun hic bir sekilde yardimlarini eksik etmiyorlar. adamlar unutmuyor ya yapilani hala unutmuyorlar.

    Nasıl bir toplum olduklarını bizim de dereceye girdiğimiz Dünya kupasında gösterdiler, bizlere de tüm Dünya ya da

  • Herkese iyi geceler bitirdik günü

    Yarışma sonucunu bekleriz Pazar günü

    Hep birlikte nice kışlara HS

    Yarın sabah görüşürüz HS

    Şairliğe gidiyorum ya neyse iyi geceler

    لا إله إلا الله محمد رسول الله La İlahe İllallah, Muhammedün Resulullah

    Efsane Kar Sistemi Beklerken ...

    • Resmi Gönderi

    hatirlamak icin soyle bir makale buldum...

    Dünya böylesini görmedi On binlerce Güney Koreli, ellerinde Türk ve Kore bayraklarıyla benzeri görülmemiş bir dostluk örneği sergiledi.Türkiye-G.Kore maçı, dünya spor tarihine, sporun güzelliği adına altın harflerle geçti. İki takım ve tribünler, yüzmilyonlarca dünyalıya centilmenlik, dostluk, kardeşlik ve konukseverlik dersi verdi. Türkiye ve Güney Kore, 17. Dünya Kupası'nın 3'üncülük maçında tüm dünyaya ‘‘Medeniyet dersi’’ verdi. Maç ve maçtan sonra dünyada benzeri görülmeyen sahneler yaşandı. Her G.Koreli maça elinde Türk bayrağıyla geldi. Tribünde dev Türk bayrağı açıldı. G.Koreliler ve maçı izleyen Türkler, yüzlerini hem Türk, hem de G.Kore bayraklarına boyadı. İNANILMAZMaçtan sonra iki takımın futbolcuları birbirleriyle kenetlenerek, tribünleri selamladı. Türk futbolcular ellerinde G.Kore bayraklarıyla sahada tur attı. Maçtan sonra uzun süre boşalmayan tribünler, iki takımı da alkış yağmuruna tuttu. Maçta, G.Kore ve Türkiye üçüncülük maçı için kozlarını paylaştı. 90 dakika sonunda ay yıldızlılar sahadan 3-2 galip ayrılırken oyuncularımız sanki Türkiye'de bir karşılaşma oynamıştı. Daegu Stadı'nı dolduran 63 bin Koreli millilerimizi ayakta alkışladı. Sevgi gösterisinde bulundu. Kuveytli hakemin maçın bitiş düdüğünün ardından, Güney Koreli ve Türk futbolcular el ele seyircileri selamlarken, tribünlerde dev Türk ve Güney Kore bayrakları açıldı. A Milliler, kendilerine gösterilen ilgiye karşılık olarak, ellerinde Güney Kore bayraklarıyla Uzak Doğu selamlaması yaparak tribünleri selamladı. AĞLATTILARMaç, Uzakdoğu'da Türkiye-Güney Kore dostluğunu birkez daha perçinleştirirken, televizyon karşısında bu görüntüyü izleyen milyonlarca Türk oldukça duygulu anlar yaşadı. Bir çok kişi göz yaşlarını tutamazken, bir çok kişinin de tüyleri diken diken oldu. Kafaların kardeşliğiTürk ve Güney Koreli taraftarlar hep birlikte gönül gönüle keyifli bir maç izlediler. Tribünlerdeki görüntüler iki tarafın da birbirini tuttuğunu gösteriyordu neredeyse. Bir Türk taraftar, başının bir yanında Türk, diğer yanında ev sahibinin bayrağı. Ve bir Koreli kız, sanki Türk seyircinin karbon kopyası. Kimi Güney Koreliler vücutlarına ay-yıldız boyatıp, ‘‘We are brothers-Biz kardeşiz’’ yazıyordu. Bir Türk'ün gözlüğüne ise Türk ve G.Kore bayrakları aynı anda yansıyordu. Yüzlerin kardeşliğiGüney Koreli taraftarlar yüz boyama sanatının her türlü örneğini sergilediler. Rengarenk yüzleriyle tribünlerin baştan başakırmızısını hareketlendirdiler. Kimi Koreliler de yüzlerinde kendi bayraklarıyla, ay-yıldızımızı bütünleştirmişti. Güney Koreliler maça da çok hararetli bir biçimde hazırlandılar. Hemen her köşede yüzünü ya da vücudunu boyatan Korelilere rastlanıyordu. Hatta maçın oynandığı Daegu'dan uzaklarda, başkent Seul'de kurulan dev ekranlardan maçı izleyenler de kendilerini statta gibi hissedebilmek için Kore ve Türk bayraklarının renklerine büründü. Bayrak kardeşliğiFutbol aşığı Güney Koreliler tüm dünyaya spor ahlakı dersi verdi. Dün kırmızı tişörtlerini giyerek sokaklara dökülen milyonlarca Koreli, bir yandan kendi takımını desteklerken, Kore Savaşı'nın getirdiği tarih birlikteliğine vefa örneği göstererek Türkiye'yi de candan alkışladı. Tribünde dev bir Türk bayrağını dalgalandırmaları ise inanılmazdı. Bizim futbolcularımız da Güney Korelilerin Türkiye sevgisine aynı ruhla karşılık verdi. Kaptan Hakan Şükür, Emre Belözoğlu ile Ümit Davala Kore bayraklarıyla sahada tur attı. Daegu Stadı inliyor, dünya tarihi bir gün yaşıyordu. Futbolun kardeşliğiDünkü maçın çarpıcı görüntülerinden biri de sporcular arasındaki kardeşlik ve dayanışmaydı. İşte o fotoğraflardan biri: Güney Kore 89'uncu dakikada ikinci golünü atıyor ama artık çok geç. Üçüncülüğü Türkiye elde ediyor. Güney Koreli Lee Chun-Soo yıkılıp ağlıyor. Bülent Korkmaz dayanamıyor, yanına gidip teselli ediyor. Sanki rakip değiller. Ve geleceğin kardeşliği...Türk taraftarlarla yan yana oturan Güney Koreliler daha maçın onuncu saniyesinde yenik düşmelerine rağmen güleç yüzlerini hiç asmadılar. Coşkuyla bayraklarını ve bayraklarımızı sallarken, sporda sonuç kadar dostluğun da önemli olduğu mesajını veriyorlardı. 7'den 70'e gülücükler dağıtıyorlardı... Olan bitenden haberi olmayan bu bebek de kardeşliğin coşkusuna kaptırıyordu kendisini...

    kaynak:hurriyet.com.tr/sporhaberleri

    30.06.2002