Sarp Özdoğan tarafından yazılan gönderiler

kilbilkil yazdı:

Emeğin için teşekkür Sarp

Sen den bir ricam var.

Bizim coğrafyamizda efsane olan 1929 1942 1963 , 1985 ve 87 kışları hakkinda bir çalısman ola bilirmi? Mesela hangi kosullarda gelmiş nasıl oluşmuş vs gibi.

Araştırabiliriz evet. Hatta bu gece yapacağım bunu.

mavi3434 yazdı:

bakin kesinlikle kotu niyetle yazmadim ama ben yinede dedigimin arkasindayim.Tahminler neredeyse 3 hafta sonrasi 1 ay sonrasi icin..tesekkurler.zaten mecbur degil benim icin veri ile desteklemeye ama bende fikrimi soylemek istedim.tesekkurler

Yok anladım ben sizi de dediğim gibi veri ve teknik terim kullanınca insanlar anlamamaktan şikayet ediyor. Bu yazımda sadece verisiz sade yaptım zaten

mavi3434 yazdı:

Elinize saglik da hic bir veriye dayandirilmayinca ne bileyim fazla amator kaliyor.ayni sebepten dolayi tahminden cok temenni gibi duruyor..

İstiyorsanız verili paylaşayım. Bu sefer de anlaşılmıyor diye şikayet geliyor. Ondan dolayı sadeleştirdim

Atlantik fırtına sezonunun aktif olduğu senelerde Pozitif endekslerin baskın olduğu saptanmıştır..Fakat bu durum pasif sezonlar ile de eşit dağılım göstermiştir.Bu etkiler sezonun bitişi ile birlikte 60 günden daha fazla etkilememiştir.Sonrasında keskin ivmelenmeler meydana gelerek bir diğer fırtına sezonuna kadar etkisi kaybolmuştur.

Atlantik Fırtına sezonunun aktif olduğu sezonlarda Avrupa'da doğulu subtropikal antisiklonlar meydana gelmiştir.Atlantik Okyanusun'da daha derin siklonlar meydana gelir,Ve daha soğuk bir Atlantik deniz suyuna neden olur.Bu da daha soğuk bir Doğu Kıyısı (U.S.A) oluşturur.Negatife hızlı ivmelenen Eddy ısı akıları oluşturur..Avrupa kışına olumlu etkisi çok azdır..ENSO'nun negatif ve pozitif fazlarında meydana gelen fırtınaları inceledik ve meydana gelen Avrupa kışlarını sıraladık.Aktif Atlantik fırtına sezonlarında yaşanan kış sezonlarında Batı Avrupa'nın kış mevsimleri normallerden daha soğuk.Doğu Avrupa ve Orta Doğu'nun kış sezonu ise normallerden daha sıcak anomaliler oluşturmuştur..

Fakat başka bir araştırmamız ise ACE veya Accumulated Cyclone Energy endeksinin 100'ün üzerinde olduğu sezonlar daha ılık kışların meydana geldiği saptanmıştır.Bu nedenle, daha aktif bir kasırga mevsiminin ardından daha sıcak kışlar için hafif bir eğilim olabilir.Ancak, aktif kasırga mevsimleri Atlantik havzasının normalden daha sıcak olduğu yıllarda meydana gelme eğiliminde olduğundan,Atlantik kasırga aktivitesi ile kış sıcaklıkları arasında güçlü bir eğilim yok gibi görünse de, batı Pasifik tayfun aktivitesi ile kış sıcaklıkları arasında daha iyi bir korelasyon var.Aşağıdaki grafik aynı kış sıcaklıklarını gösterir, ancak Batı Pasifik ACE'ye karşı. Batı Pasifik tayfun aktivitesi ile kış sıcaklıkları arasında, Atlantik aktivitesini kullanırken olduğundan daha fazla bir eğilim var. Büyük aykırı değerler olan dört mavi nokta hariç tutulursa, korelasyon oldukça önemlidir. Kırmızı çizgi dört aykırı değer olmadan eğilimi gösterir ve mavi çizgi aykırı değerlerin dahil olduğu eğilimi gösterir. Bir kez daha, ABD genelinde kış sıcaklığının yoğunluğu Pasifik havzasındaki su sıcaklıklarına güçlü bir şekilde bağlı olduğundan, eğilimin ne kadarının fırtınalar karşısında su sıcaklığı eğilimlerinin sonucu olduğu net değil. Verileri, normalin üzerinde veya altında Batı Pasifik su sıcaklıkları ile yıllara göre ayırmanın ACE ve kış sıcaklıkları arasındaki trendler üzerinde çok az etkisi vardır. Bu yıl, bölgedeki su sıcaklıkları normalden daha sıcak, ancak tayfun aktivitesi, dünyanın bu bölümünde tayfun sezonu sona ermese de normalden daha düşük.

Batı Pasifik'teki tayfunların hem mekansal hem de yılın zamanına göre dağılımının önemli olması mümkündür. Daha yüksek enlemlere giden çok sayıda mevsim sonu tayfunun jet akışı modelleri üzerinde, yaz aylarında güneydoğu Asya'ya yönelen fırtınalardan çok farklı bir etkisi vardır. Sonuç olarak, ayrıntılar genel yıllık ortalamalardan daha önemli olabilir.

Özetle, Atlantik kasırga aktivitesinin kış sıcaklık eğilimleri üzerinde sınırlı etkisi var gibi görünse de, tropikal aktivite normalin biraz altında olduğunda soğuk kışlar daha sık görülüyor. Batı Pasifik tropikal aktivitesi, kış sıcaklık modelleri üzerinde daha önemli bir etkiye sahip gibi görünmektedir ve normalden daha soğuk ABD kışları, o bölgede tropikal aktivite normalin altında olduğunda daha sık meydana gelmektedir. Bununla birlikte, Pasifik'teki tropikal konveksiyonun konumu ve yoğunluğu (hem tayfunlar hem de düzenli gök gürültülü fırtınalar ile ilgili olarak) okyanus sıcaklığı modellerinden ve ENSO aşamasından etkilendiğinden, etkinin ne kadarı doğrudan tropikal faaliyetin altında yatan okyanus sıcaklığı modellerinin sonucudur. Kesin değildir

Çok aktif geçen 2005 Atlantik sezonunu ve o sezonun ardından gelen kış sezonunu analiz edecek olursak;Eylül 2005'te, Batı Michigan'daki hava ortalamanın üzerinde 5,3 derece üzerindeydi,Ekim 2005'te ortalamadan 4.8 ° daha sıcaktı..

İşte Ulusal Kar ve Buz veri merkezinden Arktik deniz buzunun bir grafiği. Görünüşe göre, genellikle Eylül ayı ortalarında ortaya çıkan, sezonluk minimum seviyede (2020). Buz kapsamı oldukça düşüktür, ancak rekor düzeyde (1970'lerin sonlarından bu yana) 2012 yılında olduğu kadar düşük değildir. İşte mevcut Kuzey Yarımküre kar örtüsü ve buz miktarı:

Haritadaki sarı, deniz buzu. Beyaz kar örtüsüdür. Sibirya'da ve Kanada'nın kuzeyinde bir miktar kar var. Ekim sonundaki erken kar örtüsüne daha ciddi bir şekilde bakıyoruz.

İşte bir Pazartesi (2020) Alaska'da yüksek sıcaklıklara bir bakış - 30'larda (kuzey), 40'larda (orta ve W. Aleutian Adaları'nda) ve 50'lerde (güney ve panhandle) yüksekler ile burada ciddi bir soğuk yok.

Sonuç

Atlantik fırtına sezonu aktifken kış sezonu başında pozitif endeksler hakim olurken ilerleyen aylarda negatife meyleden fakat çoğunlukla dalgalı endeksler hakim olmuştur.Korelasyon hatrı sayılmayacak kadar düşüktür.Eddy ısı akılarının negatif ivmesinin daha fazla olduğu saptanmıştır.Tropikal aktivite normalin altında olduğu takdirde Avrupa'da daha soğuk kış sezonlarının görüldüğü saptanmıştır..ACE (Birikmiş Siklon Enerjisi) endeksinin 100'ün üzerinde olduğu kışların ılık geçtiği saptanmıştır..

Kullanılan kaynaklar

-blog.WeatherOps.com

-wikipedia

// Sarp Özdoğan [Monoton]

Selamlar. Ocak ayı tahminimi 25 Kasım 2020 tarihinde yine burada yayınlamıştım. Karışıklık olmaması adına o yazıyı ve haritayı olduğu gibi paylaşcağım fakat eklemek istediğim bir kaç detay var onları eklemek için yeniden güncel bir başlık açıyorum.

//OCAK AYI TAHMİNİ 2021

Ocak ayında Marmara ve Karadeniz bölgesinin tamamında mevsimine göre etkili soğuk ataklar bekliyorum. Ocak ayı genelinde sıcaklıklar keskin iniş ve çıkışlar izleyebilir.. Ocak ayında beklenilen etkili sistemlere gelmeden önce, sıcak havalar hakim olabilir.. Fırtına öncesi sessizlik tadında havalar yaşayabiliriz

Ege bölgesinde genel olarak mevsim normallerinin biraz altında (kurak değil) yağış anomalisi bekliyorum. Sıcaklıklar Marmara ve Karadeniz'de olduğu gibi keskin iniş ve çıkış yapmayacaktır bu bölgemizde.. Fakat kuzey bölgelerine gelen soğuk havalardan da yararlanabilir bu bölgemiz

Doğu Anadolu zaten her halükarda kar yağışı alabilen bir bölge. O yüzden burada yağış anomalisini tahmin edeceğim..Yağışlar genel olarak mevsim normallerinde (bazı bölgeler fazla olmamak şartıyla bu sınırın üstünde veya altında kalabilir) olacaktır.Karadeniz bölgesi ne kuvvetli sistemler geldikçe bu bölgede extreme koşulların yaşanılması kaçınılmaz olacaktır.

İç anadolu mevsim normallerinin bir tık altında sıcaklıklar ve mevsim normallerinde yağışlar alacağı bir ocak ayı geçirebilir..Bu bölge de coğarafik yapısı gereği , bölgeler arasında sıcaklık ve yağış farklılıkları olabilir.

Bu yazıda önerilerinizi dikkate alarak bilimsel hiç bir terim kullanmadım. .

------Bu paragraf ise biraz daha detay ve güncel kısım -------

Vade yaklaştıkça biraz daha zaman aralığı verebiliyoruz haliyle. Size tavsiyem (İstanbul ve diğer deniz kıyısında ikamet edenlere) Ocak ayının 2.haftasına kadar ahım şahım bir sistem beklemeyin. Bu tabiri caizse iğrenç pattern Ocağın 13-14'üne kadar devam ediyor. Bu tarihlerden sonra ise lehimize dönen bir pattern oluşabilir. Fakat özellikle dikkatinizi çekmek isterim bu patternden kesin sistem alıyoruz diye bir söylem olamaz..

Beklediğim patterni size şöyle tarif edeyim.. Azor ile Ural yükseğinin Avrupa üzerinde birleştiğini düşünelim.. Soğuk akışı doğrudan Doğu Avrupa ve civarlarına olur. Türkiye demiyorum dikkatinizi çekerim. Bu tarihten sonra olan olacak. Muhtemelen yüzü gülen taraf biz olacağız.

NOT: Olumlu konuşmak için tahmin yapan biri değilimdir. Aksine olumsuz tahminlerimle bilinirim. Fakat bu tahmini (diğerlerinde olduğu gibi) duygularımı katmadan ne gördüysem onu analiz ettim.. Kafalarda soru işareti kalırsa bu başlıktan sorunuz. Teşekkürler...

sibiryasogugu yazdı:

30 taneside yansıyor diye biliyorum

Kar yüzdelerinin yansıdığından emin olmak gerek. Bence yansımıyor. Emin değilim ama..

Çoğunuz biliyorsunuz zaten ama yine de belirtmek isterim. Bilmeyenler de olabilir..

Diyagramlardaki her %5 lik kar ihtimali , kar veren bir GEFS senaryosunu temsil eder.. Kabaca hesap yapacak olursak 20 tane gefs seneryosunun 10 tanesi kar verirse 10x5=50 'den %50 kar ihtimali olarak yansır diyagramlara. 20 Gefs seneryosunun 20'si de kar verirse 20x5=100'den %100 kar ihtimali olarak yansır diyagrama.. Yani kar ihtimali %100 olsa bile kar yağacak anlamına gelmez..

NOT: Son düzenlemede Gefs artık 30 pertürbasyon çıktıs üretiyor. Bu önceden 20 idi.. Emin değilim ama eklenen son 10 pertürbe diyagramlara yansımıyor sanırm..

sibiryasogugu yazdı:

biraz önce es300h'a göz attımda 0-100 performansı çok düşük geldi 8.9 saniye. lexusun diğer modellerinibi alacak kadarda param yok:'D

BMW candır ya 320ied 'da peugot motoru var :D Siz safkan bir BMW ye binin bence Merso vız gelir yanında. Hele hele performans seven biri olarak

sibiryasogugu yazdı:

Açıkçası ikinci bir bmw almak istemiyorum, eşimde 320i ed var en azından farklı bir marka olsun. Velar dışında E300de ye bakıyorum(hem dizel hemde elektrik motorlu)

Japon düşürünseniz Lexus iyidir baya :D Veya E segment bakıyorsanız Toyota Camry bakabilirsiniz. 2.5 hibrit motora sahiptir.

sibiryasogugu yazdı:

valla bende motordan korkuyorum şuan E350 4Matic kullanıyorum 3.0 motor 250 beygirlik arabadan küçük motorlu bir arabaya geçsem çok fark olurmu bilemedim.

BMW 530i düşünebilirsiniz.. 4 çeker modeli de var. Ayrıca 2.0 +250hp güç üretiyor

Eren yazdı:

Ya da bütün dizellerde aynı mı

Değişir. Fakat genelde dizel araçlar benzinlilerden daha fazla tork üretir. Benzinlilerde daha çok beygir üretir. Çünkü dizel araçlar yük çekme ve ekonomi amaçlı kullanılır içten yanmalı motorlarda. Beygir ise performans verir

Eren yazdı:

En iyisi benzinli alıp lpg takmak :D dizellerde zaten tork u 2500 devirden sonra hissettirdiğini hatırlıyorum

Benzinli al benzinli kullan kral ? Motorl Lpg uyumlu ise başka. 2.5k dan sonra değil de 2.5k ya gelene kadar alır tüm torku

Eren yazdı:

240 lık ları dizel ama 8 ileri vites turbo iyiyse dediğin gibi arabada iyidir

Dizelse salla istediği kadar iyi olsun ? Benzinli araçlarda geçerli olur bu dediğim. Dizel zaten maksimum 5k 6k devir çeviriyor.. alt devirde bitiyor bütün tork.. Turbonun olayı iyiliği kötülüğü değil ya Mühendisliği iyi olan alıyor.. Bmw bu konuda ustadır.

Eren yazdı:

Motoru beklediğimden güçsüz 2000cc 240 hp

daha ne olsun ? Sayısallara takılmayın sadece. Sürati sadece beygir ve motor hacmi belirlemiyor. Aerodinamik , gücü hangi devirde ne kadar aldığı , maksimum torku en çok hangi devire kadar çevirebildiği.. Bunları güzel yapmışlarsa 240hp gayet yeterli bir güç.. Bmw 320ied yi yenilmez yapan 1.6 170hp lik motoru değil bu saydıklarımdır. Tabii şanzıman da var bmw de ?

Angarali06 yazdı:

Kardeşim iyi arabada bizi aşar bende japoncuyum valla Toyota Mazda Mitsubishi ömürlük arabalar sanayi yolu görmez kolay kolay

Aynen öyle. Volkswagen - Audi gibi ufacık turboyla 1.6 motoru 200 beygire çıkartıp emisyon şirketlerini dolandırmıyorlar en azından :D Japon insana dokunuyor. Almanlar cepliyor :D

-Bmw nin yeri ayrıdır. Candır. Maestrodur. Laf etmem ettirmem