6 Şubat Günü yaşanan felaketin acısını, duygularımı ve öfkemi her yere yansıtmamak için kendimi elimden geldiğine tutuyorum beş gündür. Diyebileceğim tek şe şu, herkese, bütün halkımıza ve özellikle bölgedeki felaketten doğrudan etkilenen vatandaşlarımıza başsağlığı diliyorum. Bölgenin tamamında onlarca senedir inşaatlarda ve diğer her türlü kurumda yapılan liyakatsızlıklar, ihmallere, afetin göz göre göre geleceği belli olmasına rağmen, hiç bir önlem alınmamasına ne kadar laf etsem azdır. Buradaki insanların, etkilenen herkesin hakkı kesinlikle ödenemez. Hiç bir şekilde de "kader" denerek geçiştirilemez. Ülkemiz yüzlerce yıldır bu tarz depremlerin merkezi olmuştur. Bildiğiğimiz ve hatırladığımız en yakın felaket 1999 depremiydi. Yirmi seneden fazla geçti, değişen tek şey görüntüleri ve gerçekleri yansıtabilecek telefonlar oldu. Diğer her şey aynı. Ne desem bilemiyorum.
Daha fazla bu konuda öfkemi dile getirmeden ben işin bilimsel tarafından birkaç bilgi paylaşayım. Mw 7.7-7.8 büyüklüğüne olduğu tespit edilen ilk depremde, bölgedeki atım ve kayma yer yer 3.5-4 metre olarak tespit edildi. Yırtığın uzunluğunun ise yapılan ilk tespitler 300-400 kilometre kadar olduğu belirtiyor.
Peki bundan sonra ne olabilir?
Bu depremlerin ardından Adana civarında başlayıp Akdeniz'e çıkan fay hattı ile birlikte, Ölü Deniz Fay zonu üzerine de enerji bindi ve biliniyor ki, buralarda da sismik boşluklar (deprem beklenen yerler) var. Ki bu faylar da 7.0 üzeri deprem üretecek kapasitede. Umuyorum ki Hatay ve civarı yakın bir zamanda bir dev depremle daha sarsılmaz.