Resmi: 2020 şu anda Atlantik'te tek bir yılda kaydedilen en çok bilinen fırtınalara sahip.

9 Kasım'da, kuzeydoğu Atlantik Okyanusu'nda patlayan tropikal bir kargaşa, subtropikal bir fırtınaya dönüşecek kadar güç kazandı. Bununla birlikte Theta, 2005'te oluşan 28'in üzerine çıkarak yılın 29. adlandırılmış fırtınası oldu.

2020 Bitmiş durumda değil belirteyim

Abd yi etkileyen en büyük 2.kasırga

En yüksek rüzgar 260 km/h

En alçak basınç 929 mbar

Ölüm 4000 den fazla tam olarak bilinmiyor 1928 olduğu için.

Araştırmacılar 28 Eylül Jeofizik Araştırma Mektuplarında , Atlantik Okyanusu'nun dibine demirleyen termometreler , son on yılda yaklaşık 0,02 santigrat derece ortalama sıcaklık artışı kaydetti . Bu ısınma , yüzeye yakın okyanus sıcaklıklarını artıran insan kaynaklı iklim değişikliğinin bir sonucu olabilir ( SN: 9/25/19 ), ancak okyanusun en derin, en karanlık kısımları hakkında çok az şey bilindiğinden belirsizdir.

Miami'deki ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi'nde oşinograf olan Chris Meinen, "Yaklaşık 2.000 metrenin altındaki derin okyanus pek iyi gözlemlenmiyor" diyor. Derin denize ulaşmak o kadar zordur ki, herhangi bir araştırma sahasındaki sıcaklık tipik olarak on yılda bir ölçülür. Ancak Meinen'in ekibi, Uruguay açıklarındaki Arjantin Havzası'ndaki dört noktada deniz tabanı sensörlerini kullanarak sıcaklıkları 2009'dan 2019'a kadar saatlik olarak ölçtü.

En derin iki noktanın sıcaklık kayıtları, bu on yıl boyunca açık bir ısınma eğilimini ortaya çıkardı. Yüzeyin 4,540 metre altındaki sular, ortalama 0,209 ° C'den 0,234 ° C'ye ısınırken, 4,757 metre derinlikteki sular 0,232 ° C'den 0,248 ° C'ye çıktı. Meinen, bu ısınmanın yukarı okyanustan çok daha zayıf olduğunu söylüyor, ancak aynı zamanda ılık su yükseldiğinden, bu kadar derin bir ısınmanın bile bu kadar az ısınmaya neden olmasının çok fazla ısı gerektireceğini belirtiyor.

Meinen, neden insan faaliyetinin mi yoksa doğal varyasyonun mu olduğuna karar vermek için çok erken, diyor. Bu siteleri izlemeye devam etmek ve kayıtları diğer okyanus havzalarındaki cihazlardan gelen verilerle karşılaştırmak konuların açıklığa kavuşmasına yardımcı olabilir.

PLASTİK BİRİKİM

Her yıl nehirlerden okyanusa 1,15 ila 2,41 milyon ton plastiğin girdiği tahmin edilmektedir. Bu plastiğin yarısından fazlası sudan daha az yoğun, yani denizle karşılaştığında batmayacağı anlamına geliyor.

Daha güçlü, daha yüzer plastikler deniz ortamında esneklik gösterir ve uzun mesafelerde taşınmalarına izin verir. Açık denizde yol alırken, yakınsak akıntılarla taşınarak ve sonunda yamada birikerek deniz yüzeyinde ısrar ediyorlar.

Bu plastikler girdaba girdikten sonra, güneşin, dalgaların ve deniz yaşamının etkileri altında daha küçük mikroplastiklere dönüşene kadar bölgeyi terk etmeleri olası değildir. Çevreye giderek daha fazla plastik atıldıkça, Büyük Pasifik Çöp Yaması'ndaki mikroplastik konsantrasyonu artmaya devam edecek.

Türkiye'nin ortalama yükseltisi, 1141 m'dir. Ortalama yükseltisi en yüksek olan bölge, Doğu Anadolu Bölgesi, en düşük olan ise Marmara Bölgesi'dir. Yükselti değişkenliği en fazla Akdeniz Bölgesi, en az ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndedir

Her 8 Temmuz günü saat 11.15'de Dünya nüfusunun %99.4'ü güneş ışığı alır.

Atmosferin Katmanları Nelerdir?

Atmosferin katmanları 5 başlık altında incelenir. Bunun nedeni ise Dünya’yı saran gazların bileşimlerinin ve yoğunluklarının birbirinden farklı olmasıdır. Peki, atmosferin katmanları nelerdir?

• Troposfer
• Stratosfer
• Mezosfer
• Termosfer
• Ekzosfer

Troposfer Nedir?

Dünyaya en yakın olan katman, troposferdir. Diğer katmanlardaki gaz yoğunluğuna göre daha fazla bir gaz yoğunluğuna sahip olan bu katman, yerçekiminin de etkisiyle Dünya’ya en yakın katmanı oluşturmaktadır. Troposfer katmanında Dünya’da gerçekleşen meteorolojik olaylar oluşur. Dünya için gerekli olan tüm gazların bulunduğu bu katman, Ekvator üzerinde yaklaşık 18 km. kalınlıktan oluşmaktadır.

Stratosfer Nedir?

Troposfer katmanının üzerinde yer alan Stratosfer katmanı, hava tutucu özelliği ile en önemli özelliğe sahiptir. Bu özelliğinin olmasından dolayı Dünya’da kalıcı hava kirliliği oluşmaktadır. Yaklaşık 55 km. kalınlığında olan Stratosfer katmanı hakkında yapılan ölçümlerle tabakanın sıcaklığının -50 derece olduğu tespit edilmiştir.

Mezosfer Nedir?

Stratosfer tabakasından sonra gelen mezosfer katmanının en büyük özelliği, sürtünmenin yüksek olmasıdır. Bu özelliğinden dolayı küçük gök taşlarının sürtünmeyle buharlaşarak kaybolması sağlanmaktadır. Yaklaşık olarak 85 km. kalınlığında olan mezosfer, kendi içerisinde iki bölüme ayrılmaktadır. Bunlar;

• Ozonosfer
• Kemosfer

Ozonosfer Nedir?

Ozon gazlarının bulunduğu yer burasıdır. Bu özelliği sayesinde Güneş’ten gelen ultraviyole ışınları (UV ışınları) bu tabakada tutulur. Dünya için önemli bir koruyucu tabaka olmasından dolayı katmanlar içerisindeki yeri çok önemlidir.

Kemosfer Nedir?

Gazların iyonlara ayrışması işlemi bu katmanda gerçekleşmektedir. Güneş’ten gelen zararlı ışınların bir miktarı kemosfer katmanında yer alır.

Termosfer Nedir?

Atmosferin en kalın tabakalarından biri olan termosfer katmanı, mezosfer katmanından itibaren ortalama 400 km. kalınlığında olan bir katmandır. Bilim insanlarının yaptıkları ölçümlere göre katmandaki sıcaklık 1500 derece olarak hesaplanmıştır.

Ekzosfer Nedir?

Ekzosfer hakkında yapılan araştırmalar neticesinde tabakanın kesin sınırı tespit edilmemiştir. Ancak bununla birlikte, ekzsosfer katmanının sınırının atmosferin başlangıcından itibaren 10.000 km. yükseklikte olduğu düşünülmektedir. Dünya’yı en dıştan çevreleyen atmosferin dış tabakası olan ekzosferde yerçekiminin çok düşük olmasından dolayı burada yapay uydular bulunmaktadır. Bu katmandan sonra boşluğa geçiş sağlanmaktadır.

1. Atmosfer; yer yuvarlağını çepeçevre saran gaz örtüsüdür. Meteoroloji, atmosferin bileşimi ve katları gibi fiziksel özelliklerini inceleyen bir daldır.

2. Yerçekiminin etkisi, atmosferdeki gazların çeşitli yükseltilerde bulunmasını etkiler. Atmosferdeki gazları yerden yükseldikçe yoğunlukları azalar, yere yaklaştıkça yoğunlukları artar. Atmosfer hakkında yapılan araştırmaya göre toplam kalınlığının 10.000 km. dolaylarında olduğu tespit edilmiştir. Atmosfer, yerçekiminin bittiği yerde biter ve bundan sonra uzay boşluğu başlar.

3. Atmosferde bulunan gazların yüzde 78’ini azot, yüzde 21’ini ise oksijen oluşturur, geriye kalan yüzde 1’lik kısmı ise karbondioksit, neon, helyum, kripton, ksenon, hidrojen gibi gazlardan oluşur. Yüzde 4’e kadar yükselen ve atmosferde önemli bir yere sahip olan su buharının (nem) miktarı, sıcaklık ve iklimlere göre değişiklik gösterir. Atmosferde sayılan bu gazlar dışında CO2 (% 0,03 kadar) ozon (O3), amonyak, kükürtlü asitler, toz, duman, is, bakteriler de bulunmaktadır.

4. O2, N, CO2 gibi ağır gazlar, yere yakın alt tabakalarda bulunur. Hafif gazlar ise üst tabakada yer alır.

El Niño

El Niño , İspanyolca'da Küçük Çocuk veya Mesih Çocuk anlamına gelir . El Niño, 1600'lerde Güney Amerika kıyılarındaki balıkçılar tarafından Pasifik Okyanusu'nda alışılmadık derecede ılık su görünümü ile tanındı. İsim, bu sıcak su olaylarının meydana gelme eğiliminde olduğu yılın (Aralık civarında) zamanına göre seçildi.

El Niño terimi, orta ve doğu-orta Ekvator Pasifik boyunca deniz yüzeyi sıcaklıklarında periyodik bir ısınmaya bağlı büyük ölçekli okyanus-atmosfer iklim etkileşimini ifade eder.

Tipik El Niño etkilerinin önümüzdeki kış mevsiminde Kuzey Amerika'da gelişmesi muhtemeldir. Bunlar, batı ve orta Kanada ile batı ve kuzey Amerika Birleşik Devletleri üzerindeki ortalamanın üzerinde sıcaklıkları içerir. Ortalamadan daha ıslak koşullar muhtemelen ABD Körfez Kıyısı ve Florida'nın bazı kısımlarında görülürken, Ohio Vadisi ve Pasifik Kuzeybatı'da ortalamanın üzerinde koşullar beklenebilir. El Niño'nun varlığı, uzun bir süre boyunca dünyanın büyük bölümlerinde hava modellerini, okyanus koşullarını ve deniz balıkçılığını önemli ölçüde etkileyebilir.

La Niña

La Niña , İspanyolca'da Küçük Kız anlamına gelir . La Nina da bazen denir El Viejo , anti-El Niño basitçe veya " soğuk olayı. "

La Niña bölümleri, doğu-orta Ekvator Pasifik boyunca ortalamanın altındaki deniz yüzeyi sıcaklıklarının dönemlerini temsil eder. Küresel iklim La Niña'nın etkileri, El Niño etkilerinin tersi olma eğilimindedir. Tropik bölgelerde, La Niña'daki okyanus sıcaklığı değişimleri de El Niño'nunkilere zıt olma eğilimindedir.

Bir La Niña yılı boyunca, kış sıcaklıkları Güneydoğu'da normalden daha sıcak ve Kuzeybatı'da normalden daha soğuktur.

Sade ve açıklayıcı bir anlatım